BURÇLAR VE ELEMENTLER

  • 05/03/2021

Her zaman astrolojinin abecesi olan burçları anlamak için önce onların elementlerini, niteliklerini ve kutuplarını anlamanın önemine inanmışımdır. Dört temel element sistemi- ateş, toprak, hava, su- Yunanlı Filozof- Matematikçi Empedokles (MÖ 490- 430) tarafından oluşturulmuştur. Bu durumda önce Empedokles’i tanımamız, basitçe de olsa onun felsefi yaklaşımını anlamaya çalışmamız gerekir diye düşünüyorum.

Empedokles, aynı zamanda bir devlet adamı, bir biyolog, bir hekim ve bir rahiptir. Thales’in suyunu, Anaksimenes’in havasını, Ksenophanes’in toprağını ve Herakleitos’un ateşini ve bu ana maddeler üzerindeki öğretileri temel alarak dört ana madde kuramını geliştirir. Buna göre göre ‘’ateş, su, hava, toprak’’ evrenin kökleridir. Bu kökler öncesizdir, farklı farklı biçimlerde (katı, sıvı, gaz, buz vb.) belirli oranlarda karışarak yaşadığımız evreni ve içinde yaşayan bizleri oluşturur.

Empedokles, Sevgi (Philia) ve Nefret (Neikos) olmak üzere iki güçten bahseder ki bence burası astrolojinin bize hatırlatmaya çalıştığı şeyin derinliğini anlayabilmek adına çok değerlidir. Sevgi, bir araya getirir, Nefretse parçalar. Ya elementler Sevgiyle birleşip bütünleşirler ya da bir bütün hâlindeyken Nefretle parçalanırlar ve bu sonsuzca sürüp gider. Bu size de burçların güçlü ve gölge yönlerini düşündürmüyor mu? Ya Sevginin birleştirip güçlendirdiği ya da Nefretin parçalayıp güçsüzleştirdiği oluyoruz. Dört elementin ve bu iki gücün toplamı olan altılık bütün, dengelilik (ölçülülük) ya da uygunluk (veya oran, simetri) adını alır.

Sevgi etkisiyle elementler uyumlu ve ışıl ışıl parlayan bir küre (Sizin de aklınıza burçtan burca, elementten elemente geçen gezegenler gelmedi mi?) oluşturur. Nefretin etkisiyle bu küre parçalanır; bununla birlikte Sevgi tekrar bu dağılanları ve kaybolan parçaları bir araya getirmeye başlayınca evren yeniden nefes almaya başlar. Bunu insan ruhu ve bedeni için de düşünebilir miyiz? Bu durumda tüm rahatsızlıklar, Nefret- uyumsuzluk, kavga ya da kızgınlık- ile mi ilgilidir?  

Empedokles’in ‘’evrenin kökleri’’ dediği elementler, on iki burcun da temelini oluşturur. Her elemente ait üç burç bulunmaktadır ve bu burçlar öncü, sabit, değişken olmak üzere üç ayrı niteliğe sahiptir. Öncü niteliği bir önceki yazımızdan hatırlayacağınız gibi mevsimin başı, sabit niteliği mevsimin tam ortası, değişken niteliği mevsimin sonu ve yeni bir mevsimin hazırlığı gibi düşünebiliriz.

Empedokles, canlıların ölümlülüğünden ve dört elementin ölümsüzlüğünden bahseder. Bu durumda elementleri ve onların farklı boyutlarına karşılık gelen burçları, bizi var eden ölümsüz kökler gibi düşünebilir miyiz? Astroloji bu noktada, sizce de daha gizemli bir hâl almıyor mu? Ölümsüz bir bedenimiz değil ama, ölümsüz bir ruhumuz varsa biz önce o ruhu tanımalı, sonra da Sevgiyle dağılan ve kaybolan parçalarını bir araya getirmeye başlamalıyız.

Yazan: Hüseyin Akdağ

Kaynakça:

https://cdn-acikogretim.istanbul.edu.tr/auzefcontent/20_21_Guz/ilkcag_felsefesi/9/index.html

Barış İlhan- Astroloji Dersleri, Barış İlhan Yayınevi

Diğer Yazılar